Türkiye’de inşaat sektörü, giderek artan finansal yük ve maliyet baskılarıyla karşı karşıya. Sektörün toplam borcu bir trilyon TL’yi aşarken, yapı ruhsatı iptalleri ve proje duraksamaları alarm veriyor.
Son yıllarda art arda yaşanan ekonomik dalgalanmalar, inşaat sektörünü derinden etkiledi. Özellikle yükselen faiz oranları ve döviz kuru, hem konut hem de altyapı projelerinin maliyetlerini katladı. Bu gelişmelerin bir sonucu olarak sektör, kredi geri ödemelerinde zorlanmaya başladı ve toplam borç yükü bir trilyon lira seviyesini geçti.
Yüksek maliyetli kredi yükünün inşaat şirketlerini zorlamasının ardında, özellikle aşağıdaki faktörler bulunuyor:
Borçluluğun artmasıyla birlikte birçok büyük ölçekli müteahhit firma, yeni projelerini askıya aldı ya da devam eden inşaatları yavaşlattı. Özellikle mega şehirlerdeki karma projeler ile AVM ve ofis yatırımlarında gözle görülür bir duraksama yaşanıyor.
Yapı ruhsatı başvurularındaki düşüş ve şantiye faaliyetlerinin azalması, sektördeki daralmanın en net göstergeleri arasında. Bu tablo istihdam açısından da olumsuz sinyaller veriyor; zira sektörde çalışan iş gücünün büyük kısmı geçici sözleşmeli işçilerden oluşuyor.
İnşaat şirketlerinin borçlarını ödeyememesi, sadece ana yüklenicileri değil tedarikçileri ve taşeron firmaları da doğrudan etkiliyor. Malzeme tedarikçileri alacaklarını tahsil edemediği için üretimi yavaşlatıyor veya yeni sipariş kabul etmiyor.
Bu durum, alt yükleniciler için de iflas tehdidini beraberinde getiriyor. Sektör temsilcileri, zincirleme batık riskinin büyüdüğünü ve bu tablonun sadece inşaatı değil, çimento, demir-çelik ve lojistik gibi birçok yan sektörü de olumsuz etkilediğini vurguluyor.
Yüksek faiz oranları konut kredilerine erişimi neredeyse imkânsız hale getirirken, tüketici güven endeksi de inşaata olan ilgiyi azaltıyor. Sıfır konut satışlarında ciddi bir gerileme yaşanırken, ikinci el piyasası da durma noktasına geldi.
Tüketicilerin alım kararlarını ertelemesinin en büyük nedenleri arasında:
Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden biri olan inşaat sektöründe yaşanan bu borç krizi, ekonomi yönetimini yeni adımlar atmaya zorluyor. Sektör temsilcileri, borçların yapılandırılması, faiz destekli kredi paketleri ve kamu destekli projelerle piyasanın yeniden canlandırılmasını talep ediyor.
Özellikle büyük ölçekli firmalar ve müteahhit birlikleri;
Borç yükünün artışıyla birlikte inşaat sektörünün hem finansal hem de operasyonel açıdan zor bir dönemden geçtiği açıkça görülüyor. Alınacak önlemlerle bu yapısal kırılmanın kontrol altına alınması, ekonominin geneli açısından kritik önem taşıyor.
Stresin ve duygusal yüklerin arttığı modern yaşamda, psikoloji dünyasında öne çıkan “hemen unut ve devam…
Yeni açıklanan veriler, Türkiye'deki konutların %74’ünün hâlâ sigorta kapsamı dışında olduğunu ortaya koydu. Uzmanlar, deprem…
Hayalinizdeki eve sahip olmak için sıfır konutlara yöneliyorsanız, dikkat etmeniz gereken birçok detay var. İnşaat…
İstanbul’un gelişen bölgelerinden birinde inşa edilen Altın Doruk 3 Premium konut projesinde teslim süreci yaklaşıyor.…
Kuzey Kıbrıs’ta deniz manzaralı yeni konut projesi Ocean Life, 100 bin sterlinden başlayan fiyatlar ve…
Türkiye ekonomisi 2025'in ilk çeyreğinde pozitif büyüme gösterdi. Bu büyümenin en dikkat çeken lokomotiflerinden biri…