2025’in İlk Yarısında Konut Satışları Yüzde 27 Arttı: Piyasa Analizi

2025 yılının ilk yarısı, Türkiye konut piyasası açısından dikkate değer gelişmelere sahne oldu. 2024 yılına kıyasla %27 oranında bir artış kaydedilen konut satışları, sektördeki canlanmanın önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Özellikle ipotekli satışların oranının %15’e kadar yükselmesi, alıcıların kredi kullanma eğiliminde bir artış yaşandığını ortaya koyuyor. Ancak, bu artış, son on yılın en düşük oranları arasında yer alıyor ve piyasanın mevcut dinamikleri üzerinde dikkate değer bir etki yaratıyor.

Konut fiyat endeksi, 2024 yılının şubat ayından bu yana süregelen reel gerileme trendini sona erdirdi. 16 ay aradan sonra, aylık bazda enflasyonun üzerinde bir artış kaydedilmesi, konut fiyatlarında yeniden bir yükseliş eğiliminin başladığını gösteriyor. Bu durum, piyasa uzmanları tarafından konut alıcıları için olumlu bir sinyal olarak değerlendiriliyor. Yine de, piyasanın geleceği hakkında belirsizliklerin devam ettiğini belirtmek gerekiyor.

Özellikle yabancı yatırımcıların konut alımlarındaki azalma, dikkat çeken bir başka durum. 2025’in ilk yarısında, yabancılara yapılan konut satışları toplam satışlar içinde son 11 yılın en düşük seviyesine geriledi. İstanbul, Ankara ve Yalova gibi büyük şehirlerde yabancıya yapılan satış oranı %1’in altına düşerken, Antalya’da bu oran %8,4’e geriledi. Mersin’deki yabancı satış payı ise %3 seviyesinde kalarak yaklaşık 2 puan gerilemiş durumda. Bu durum, Türkiye’nin uluslararası yatırımcılar için çekiciliğini kaybettiğine işaret edebilir.

2025’in ilk çeyreğinde ruhsat alınan daire sayısı 143.626 olarak kaydedildi. Ancak, depremler sonrası artışların etkisinin azalmasıyla birlikte, bu sayı bir önceki yıla göre %19 düşüş göstermiştir. Buna rağmen, 2022 ve 2023 yıllarıyla kıyaslandığında %8’lik bir artış gözlemlenmektedir. İskân belgesi alan daire sayısı da 2024’ün ilk çeyreğine göre %26 gerilemiş olsa da, 2023 yılına göre %3’lük sınırlı bir yükseliş kaydedilmiştir.

Haziran 2025 itibarıyla malzeme endeksi yıllık %23,58 oranında bir artış gösterdi. Ancak, inşaat süreçlerinde 14 aydır süregelen düşüş eğilimi devam ediyor. İşçilik maliyetleri ise %31,99 seviyesinde gerçekleşti. Bu durum, inşaat maliyetlerindeki yükselişin genel enflasyonun altında kalmasına sebep oldu. İnşaat maliyetlerindeki bu gelişmeler, konut fiyatları üzerinde de belirleyici bir etki yaratmaya devam ediyor.

2025’in ilk yarısı itibarıyla konut piyasası, satışlarda yeniden bir canlanma göstermekte. Ancak, ipotekli satışların düşük payı, piyasanın sağlıklı bir şekilde toparlanması için önemli bir engel teşkil ediyor. Yine de fiyatların 16 ay sonra yeniden enflasyon üzerinde artışa geçmesi, piyasanın geleceği açısından umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Piyasanın mevcut durumu, alıcıların ve yatırımcıların dikkatle izlemeleri gereken bir süreçte olduğuna işaret ediyor.

Gayrimenkul sektöründeki tüm bu dinamikler, yatırım kararlarını şekillendirmekte önemli bir rol oynamaktadır. Emlak danışmanları ve yatırımcılar için özel içerikler, sektörel analizler ve uzman yorumları, Gayrimenkul Gündemi platformunda yer almakta. Bu tür kaynaklar, sektördeki değişimleri daha iyi anlamak ve stratejik kararlar almak için kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak, 2025’in ilk yarısında yaşanan konut satışlarındaki artış, piyasanın canlanma sinyalleri vermesi açısından önemli bir gösterge. Ancak, yabancı yatırımcıların ilgisinin azalması ve ipotekli işlemlerin düşük payı, dikkat edilmesi gereken hususlar arasında yer almakta. Gelecek dönemde konut fiyatlarının nasıl bir seyir izleyeceği ve piyasanın ne yönde şekilleneceği ise merakla bekleniyor.

Yatırımcıların ve alıcıların, piyasa dinamiklerini göz önünde bulundurarak hareket etmeleri, doğru kararlar alabilmeleri açısından büyük önem taşımaktadır. Özellikle, inşaat maliyetlerindeki değişiklikler ve ipotekli satışların durumu, konut alım sürecinde dikkate alınması gereken ana faktörlerdir. Ayrıca, piyasa uzmanlarının öngörüleri ve güncel veriler, alıcıların bilinçli bir şekilde hareket etmelerine yardımcı olabilir.

Piyasanın geleceği hakkında daha net bir resim oluşturmak için, konut satışlarının yanı sıra, kiralama piyasasındaki gelişmeler de takip edilmelidir. Kiralama fiyatlarının artışı, konut talebini doğrudan etkileyebilirken, aynı zamanda yatırımcılar için yeni fırsatlar yaratabilir. Özellikle genç nüfusun büyük şehirlerdeki konut talepleri, kiralamada artışa neden olabilir.

Sonuç olarak, 2025 yılının ilk yarısı, Türkiye konut piyasası için önemli bir dönüm noktası olabilir. Yatırımcılar, alıcılar ve sektör profesyonelleri için bu dönemdeki verilerin dikkatle değerlendirilmesi, gelecekteki fırsatları ve riskleri daha iyi anlamalarına yardımcı olacaktır. Piyasanın mevcut durumu ve gelecekteki gelişmeleri izlemek, stratejik kararlar almak için kritik öneme sahiptir.